İcra Memurunun Haciz Mahallinde Evrak Araştırması Yapma Yetkisi – Bakanlık Görüşü
1 Nisan 2016Teminat Senetleri
14 Nisan 2016T.C.
YARGITAY
CEZA DAİRESİ
2015/8335
2015/6985
11.11.2015
DAVA : Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
KARAR : Sanıklar.. hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan İzmir 5. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 05.02.2007 tarih, 2007/170 müt. sayılı kararı ile telefonlarının dinlendiği, iletişimin tespiti ve dinleme sırasında davaya konu hırsızlık suçu ile ilgili görüşmelerin dinlemeye takılması neticesi yapılan araştırma sonucu katılana ait aracın ele geçirildiğinin anlaşılması karşısında; 5271 sayılı CMK’nın 138/2. maddesi uyarınca, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi sırasında, yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmayan ve ancak, 135. maddenin altıncı fıkrasında sayılan katolog suçlardan birinin işlendiği şüphesini uyandırabilecek bir delil elde edilirse; bu delilin muhafaza altına alınacağı ve durumun Cumhuriyet Savcılığına derhâl bildirileceğinin düzenlendiği, ancak sanıklar hakkında iletişimin tespiti ve dinleme kararı alınan suçu işlemek amacıyla örgüt kurmak ve bu örgüte üye olmak suçu, suç ve iletişimin dinlenmesi kararının alındığı tarihte yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK’nın 135. maddesi kapsamında sayılan katolog suçlar kapsamında yer almakta ise de; bu suç nedeniyle alınan karar doğrultusunda yapılan dinleme sırasında bu dosyanın konusunu oluşturan hırsızlık suçu ile ilgili dinleme sonucu elde edilen (tesadüfii delil ) dinleme kayıtlarını hırsızlık suçunun anılan maddedeki katolog suçlar içinde sayılmaması nedeniyle hukuka uygun olarak elde edilmiş kanıt olarak kabul edilemeyeceğinden dosya arasına alınan sanıkların birbirleri ile görüşmelerini içerir telefon görüşmeleri içeriklerinin delil olarak değerlendirilemeyeceği kabul edilerek yapılan incelemede:
I-Sanık . hakkında kurulan hüküm yönünden yapılan temyiz isteminin incelenmesinde;
Katılana ait suça konu aracı tanık C.. Ö..’ün çalıştığı tamirhaneye bıraktığı ve araç içerisinde içinde sürücü belgesi ile kartlarının olduğu çantası bulunan sanık H.. G.. hakkında kurulan hükümde TCK’nın 37/1. maddesi yerine 39. maddesinin uygulanarak eksik cezaya hükmolunması karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hâkimin kanaat ve takdirine göre sanık H.. K.. müdafiinin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle, eleştiri dışında hükmün istem gibi ONANMASINA,
II-Sanıklar .. hakkında kurulan hükümler yönünden yapılan temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanıkların savunmalarında suçu kabul etmediklerini belirtmeleri ve olay yerini gören kamera görüntüleri ile suça konu olayı gören tanık beyanları gibi somut verilerin de elde edilemediğinin anlaşılması karşısında; sanıkların yüklenen hırsızlık suçunu işlediklerine ilişkin hükümlülüklerine yeterli hukuka uygun, her türlü kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı kanıt bulunmadığı gözetilmeden, atılı suçtan ayrı ayrı beraatleri yerine yazılı şekilde hükümlülüklerine karar verilmesi,
SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, sanık . müdafii ile sanıklar.’in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebepten dolayı isteme aykırı BOZULMASINA, 11.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.